We Celebrate Your Ramadan Month.

İyi ki dünyada çocuklar var... (Luckily kids exist on earth.)

If not now, then when?

If not now, then when?

Now is the time to rekindle your dream. You have dreamt of doing something big and finally taking control of your desires. Now is high time to make it happen. No matter what you have dreamt up, you should first believe that you can make it a reality.

Şimdi değilse ne zaman?

Şimdi hayalinizi yeniden canlandırma zamanı. Büyük bir şey yapmayı ve sonunda arzularınızı kontrol etmeyi hayal ettin. Şimdi bunu yapmanın tam zamanı. Ne hayal ederseniz edin, öncelikle onu gerçeğe dönüştürebileceğinize inanmalısınız.

Günün Şarkısı (Today's Song)

THE CLOVE, DON'T CRY

                    LEVEL: C1-C2   

  THE CLOVE, DON'T CRY 

Thinking, understanding, talking, keeping quiet... All these feelings are cooked in the fire after kneading like dough, 'crying'. No other emotion can reach the heights of crying. Even if it is not enough to bring down the top, to disclose the nook, at least he tries to appease the crying person and bring him closer to the promising delight.

AĞLAMA KARANFİL

Düşünmek, anlamak, konuşmak, susmak... Bütün bu duyguların hamur gibi yoğrulduktan sonra ateşte pişmesidir ‘ağlamak’. Başka hiçbir duygu ağlamanın çıktığı zirvelere ulaşamaz. Zirvedekini aşağı indirmeye, kuytudakini ifşa etmeye mecali yetmese bile, en azından ağlayan kişiyi teskin etmeye ve onu umut verici mesut uzaklığa yaklaştırmaya çalışır.

RELATIVE CLAUSES

                                        RELATIVE CLAUSES

ERROR
*The runner who his balloons popped ran to the finish line naked!
*The woman whose husband we chatted with him lives next door.
*The woman who her husband is from Uruguay is going to be the CEO of the company.

SOLUTION
The runner whose balloons popped   ran to the finish line naked!
The woman whose husband we chatted with [him]   lives next door.
The woman whose husband is from Uruguay is going to be the CEO of the company.  (Change who her to whose.)

1.

We bought a used car. The fender of it was dented.

We bought a used car,                —               its fender                the fender of which               which the fender              , was dented.

used car — a car that had a previous owner; pre-owned
fender (N) — the side part of a car that covers the wheels

Feedback 1

2.

We wanted to buy a used car. The price of the car depended on the market.  

We wanted to buy a used car,                —               the price of which               which the price               its price              depended on the market. 

Feedback 2

3.

My husband was reading a magazine. The cover of it had a picture of a hybrid car.

My husband was reading a magazine,                —               whose cover               which its cover               the cover of which              had a picture of a hybrid car.

hybrid (N) – a car using more than one source of energy or fuel source

Feedback 3

4.

The sun had destroyed the car paint. The color of the paint was faded.

The sun had destroyed the car paint,              —             whose its color             the color of which             which its color            was faded.

Feedback 4

5.

We called a body shop and made an an appointment. The time of the appointment was was rather inconvenient.

We called a body shop and made an appointment,               —               the time of which               which its time               which the time              was rather inconvenient. 

body shop (N) – a business that repairs the exterior of a car
inconvenient (Adj) – not agreeable, causing problems

Feedback 5

6.

The car also needed a few minor repairs.  The condition of the carwas pretty good.

The car,                —               which its condition               whose condition               the condition of which              was pretty good, needed a few minor repairs.

minor (Adj) – small
pretty good (Adj) – almost good

Feedback 6

7.

We received a recommendation for a body shop.  I can't remember its name right now.

We received a recommendation for a body shop,               —               its name which               the name which its               the name of which              I can't  remember right now.

recommendation (n..) – advice saying that something is good; a favorable review of a product or a service

Feedback 7

8.

We got a reasonable estimate. The amount of the estimate was the lowest of all.

We got a reasonable estimate,                —               the amount of which               its amount which              was the lowest of all.

reasonable (Adj) – fair and sensible 
estimate (N) – an educated or professional guess of what the number (cost) will be.

Feedback 8

9.

Our car was restored to like-new condition. The exterior of our car had aged.   

Our car,                —               the exterior which               the exterior of which               which of the exterior              had aged, was restored to like-new condition.

aged (Adj) – old
exterior (N) – the outside; the body of the car
restore (V) – return something to its original state

Feedback 9

10.

The body shop was excellent. I recommend the work of this body shop

The body shop,                 —               whose work I recommend               which its work  I recommend               the work of which I recommend              , was excellent.

LOVE (AŞK)

“Uzaklardaki sevdiğin yüreğin sahibine bir dua demeti iliştirip tatlı bir tebessüm göndermektir aşk.”

"Love is sending a sweet smile to the heart of your loved one in the distance, attaching a prayer bundle."
____________________________________________________________________________

AŞK

Aşk, uykuya benzer. Başı, sabah uykusu gibi tatlıdır. Ortası, öğle uykusu gibi yorgunluğunuzu alır. Sonu ise, ikindi uykusunun mahmurluğu gibi şaşırtır; hatta kerahet vaktinde uyuyanın aklını başından alır.
Aşk, bazen uçsuz bucaksız semada ak bir güvercin gibi kanat çırpmaktır. Bazense sevdiğinizin sevinçten büyüyen göz bebeklerini, çok uzaklardan okumaktır. Bazen vahasız çöl kumlarında bir bedevi gibi deli divane gezmektir. Bazense her şeyden geçip, yârin hüviyetine bürünmektir.
Love is like sleep. At first it is as sweet as morning sleep. In the middle, it takes your fatigue, like midday sleep. The end is surprised as the sleepiness of the two sleeps; it even takes the mind of sleeping at the time of pity.

Love is sometimes a vigorous flapping of wings like a pigeon. Sometimes you like to read your favorite puppies growing from joy, far away. Sometimes it is a crazy divan like a bedouin in the wild desert sand. Sometimes it is all over and taking on the imprint of your identity.

YOUR HOROSCOPE (BURCUNUZ)

YOUR HOROSCOPE (BURCUNUZ)

Çok eski devirlerde doğumlar şimdiki gibi düzenli olarak kayıt edilmiyordu. Yeni doğan çocukların doğum günleri, o dönemdeki önemli olaylara göre hatırlanırdı. Örneğin, hasat zamanında, yaz veya güz mevsiminde, zemheride gibi. Bu yüzden çoğu kimse doğum gününün tam olarak hangi tarihte olduğunu bilmezdi. İnsan beyni evrensel kozmik ışınların etkisiyle programlanır. Bu program kişilerin davranış kalıplarını ve değer yargılarını oluşturur. Kişinin yaşamındaki gaye ve hedefleri de bundan etkilenir. Yıldızname bir kimsenin doğduğu anda etkin olan radyolojinin hayatını hangi şekilde etkileyebileceğinin tahlilidir. Halbuki yıldızname yorumu için doğum tarihinin tam olarak bilinmesi gerekir. Yıldızname bakımı konusunda en önemli veri, doğum tarihidir. Doğum tarihine göre kişinin burcu dâhilinde yıldızların etkileşimi analiz edilip, bunun hayatın çeşitli dönemlerindeki etkileri yorumlanır. Eskiden doğum tarihleri tam olarak bilinmediğinden, ebced hesabı ile yıldıznamesi okunacak kişinin burcu hesaplanırdı. Günümüzde ise kişiler doğum tarihlerini doğru olarak bildikleri için; yıldızname kitabından kendilerine ait sayfaları okuyabilirler.

Kelimeler Vocabulary

burç (isim) horoscope

çok eski devirlerde (zaman zarfı) in the ancient times

doğum (isim) birth

düzenli olarak (zarf) regularly

kayıt etmek (v) record

yeni doğan (sıfat) newly-born

çocuklar (çoğul isim) children

doğum günü: (isim) birthday

önemli (sıfat) important

olay (isim) event

hatırlanmak (fiil) remember

örneğin (bağlaç) for example, for insatance

yaz (isim) summer

güz (isim) autumn, fall

mevsim (isim) season

bu yüzden (bağlaç) thus, so, therefore

tam olarak (zarf) exactly, precisely

human brain (isim) insan beyni

davranış kalıbı (isim) pattern of behaviour

değer yargısı (isim) value of judgement

ışın (isim) beam

gaye (isim) aim

hedef (isim) objective

etkileşim (isim) interaction

çeşitli (sıfat) diverse, different

dönem (isim) period

eskiden (zarf) formerly

hesaplanmak (fiil) account

yorumlamak (fiil) interpret

  BURÇLARIN ENLERİ
En aranılan burç: Koç, Aslan 
En iyi eş: Boğa, Yengeç 
En çapkın burç: Terazi, Yay 
En gizemli burç: Başak, Terazi 
En kıskanç burç: Akrep, Yengeç
En sade burç: Kova 
En hareketli burç: Yay 
En şanslı burç: İkizler 
En duygusal burç: Yengeç, Balık 
En akıllı burç: ikizler 
En başarılı burç: Oğlak 
En cesaretli burç: Koç, Aslan 
En girişimci burç: Boğa, İkizler 
En anlayışlı burç: Oğlak 
En sportmen burç: Terazi, Koç 
En değerli burç: Oğlak, Koç
En güvenilir ve sadık burç: Oğlak, Koç 
En havalı burç: Balık, Yay 
En dikkatli burç: Kova, Boğa 
En kırılgan burç: Balık, Yengeç

Koç Kadını (Aries) 21 Mart - 20 Nisan

• Güzel yüzlü, güzel endamlı, akıllı, anlayışlı ve sevimlidirler. 
• Çabuk sinirlenip hemen barışan ilginç bir mizaçları vardır. 
• Çok beceriklidirler. 
• Genellikle etrafındaki bütün insanlara iyi davranırlar. Bu yüzden herkes tarafından sevilirler.
• Espri ve şaka yapmayı sevdiklerinden hiç kimseyle uzun süre dost kalamazlar. 
• En önemli özellikleri aşırı inatçı olmalarıdır. 
• Laflarını kimseden sakınmazlar. 
• Asla yalan söylemezler ve yalan söyleyenleri de sevmezler. 
• Erkeklerle konuşmayı severler. 
• Oyun ve numara yapmaktan hoşlanırlar. 
• Çevrelerindekilerle tartışmaktan ve onlara eziyet etmekten çekinmezler. 
• Kendilerini çok beğenirler. 
• Her yerde ve her işte başarılı olmak isterler. 
• Oldukça cömerttirler. 
• Öğrenme kabiliyetleri fazladır. 
• Fıtrat olarak erkeklere benzerler.  
• Önemli sorumluluk almaktan kaçınmazlar. 
• Hırçın olduklarından ve kolayca herkesin kalbini kırabildikleri için iş hayatlarında dikkatli olmaları gerekir. 
• Kavga, münakaşa ve her türlü düşmanlardan uzak durmaları kendileri için hayırlı olur.
• Boğazlarına çok düşkündürler; yaşlandıkça iştahları daha da artar. 
• En çok et balık, hamur işleri ve tatlıları severler. 
• İpek kumaşlar ve safran renkli elbiseler mizaçlarıyla uyumludur.
• Arkadaş, ortak ve eş seçiminde tabiatı ateş olanlar münasiptir; tabiatı su olanlardan ise uzak durmalıdırlar. 
• En uygun kokuları menekşe, gül ve yasemindir.
• Demir ve gümüş en uygun madenleridir. 
• Hayırlı ayları Marttır.
• En hayırlı günleri Salı ve Cumartesi, hayırlı geceleri Cuma gecesidir. Şanssız günleri ise Pazartesi ve Çarşambadır. 
• Hayırlı sayıları 5'tir. 
• İdareci, cerrah, ressam, müzisyen, oyuncu, terzi, kuaför, diş hekimi ve memur gibi meslekler seçebilirler. 

          İki dünya saadetini doya doya yaşamanız dileğiyle...

          ______________________________________________________________     

                                                          Kaynak: http://yildizname.org/yildizname/koc_kadini.htm

                     TO BE CONTINUED... 

                         DEVAM EDECEK...

SINAVLAR için KELİME

Vocabulary  -1
1.         considerate (adj)	a)      uygun bir şekilde
2.         assume (v)	b)      gidişat, rota
3.         description (n)	c)      sanmak, üstlenmek
4.         comprise (v)	d)      iletmek
5.         conduct (v)	e)      ulaşılabilir
6.         disorder (n)	f)       anlayışlı
7.         accessible (adj)	g)      gelişmek
8.         properly (adv)	h)      betimleme
9.         course (n)	i)        düzensizlik
10.     evolve (v)	j)        dahil etmek, kapsamak